ABD’de son derece yoğun bir temas ve toplantı trafiğimiz olacak. Dünya 5’ten büyüktür tezimizin daha fazla kabul görmesinden memnuniyet duyuyoruz.
Bu yılki genel kurul güvenin yeniden tesisi ve küresel dayanışmanın yeniden canlandırılması temasıyla yapılıyor. BM Genel Sekreteri ve birçok mevkidaşımla görüşme imkanı bulacağım. ABD iş dünyasının temsilcileri ile de görüşeceğiz.
Ülkemizde 14-28 Mayıs seçimlerinin demokratik olgunluk içinde tamamlanmasının iş çevrelerinin Türkiye’ye yönelik ilgisini arttırdığını görüyoruz.
Merkez bankamızın brüt rezervi 120 milyar doları geçti. Küresel sistemde taşların yerinden oynadığı bu dönemi ülkemiz ve milletimiz adına fırsata çevirmekte kararlıyız.
Putin, Aliyev, şahsım ve Paşinyan görüşmesi önerdik.
(AP’nin Türkiye raporu) AB Türkiye’den kopmanın gayreti içerisinde.
(Türkiye’nin AB’ye katılım süreci) Bu gelişmeler karşısında değerlendirmemizi yaparız. Bu değerlendirmelerden sonra AB ile gerekirse yolları ayırabiliriz.
Batı ‘İsveç, İsveç, İsveç’ diyor. Biz de diyoruz ki parlamentomuz karar vermedikten sonra evet veya hayır dememiz mümkün değil.
Öncelikle İsveç’in üzerine düşen görevi yerine getirmesi lazım. Yasayı hazırlamak yetmez, yasayı uygulamak gerekir.
Kalkıp da teröristleri İsveç polisinin koruması altında gösteriye sevk ediyorlarsa, bunlar görevini yerine getirmiyor demektir.
Ayrıntılar geliyor…