Karar yazarı Akif Beki, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yerel seçimlerde İstanbul’dan aday olmak istediğini açıklamasını “zor seçim” olarak değerlendirdi, “CHP Genel Başkanlığını kazanmak, Türkiye’yi kazanmaya yetmiyor. Son Cumhurbaşkanlığı seçimiyle de sabit. Oysa İstanbul’u kazanan, Türkiye’yi kazanabilir. Şansı daha yüksek” diye yazdı. Bu tercih ile CHP’deki değişim iddiasından da vazgeçmeyen İmamoğlu’nun önünde uzun bir yol olduğunu belirten Beki, yol uzadıkça tehlikelerin arttığına dikkat çekti. Beki’ye göre İmamoğlu’nun asıl sınavı dağınık muhalefeti toparlamak olacak.
İstanbul’da muhalefeti heyecanlandıracak tek adayın İmamoğlu olduğunu ifade eden Akif Beki’nin “İmamoğlu’nun niye zor seçimi?” başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:
“İmamoğlu’nun seçimini de Türkiye’yi kazanma iddiası belirlemiş görünüyor.
CHP’de değişime öncülük etme ve Türkiye’yi kazanma hedefinden vaz mı geçti?
Hayır, bilâkis o iddialarından vazgeçmediği anlamına geliyor. Zaten üstüne basa basa da söyledi.
Erdoğan’la aynı yoldan yürüyecek. Ama uzun, ince bir yol bu.
Tabii yol uzadıkça tehlikeler artıyor.
Yargı eliyle önü kesilebilir mi, bir süreliğine kesilebilir. O da en fazla yerel seçimlerde yarışa sokulmaz. Yol daha da uzar, o kadar.
Erdoğan’ı hatırlayın; siyasetten yasaklanarak yarış dışı bırakılmış, ters tepip ona yaramıştı.
Siyasetçinin önünü halk açar, halk kapatır. Milli iradeye rağmen siyaset mühendisliğiyle kapatma girişimleri, önü daha çok açar.
Dolayısıyla İmamoğlu’nu bekleyen en büyük risk ne mi? Bir engelle karşılaşmadan yarışa girip İstanbul’u kaybetmesi. Sadece İBB’yi değil, Türkiye’yi yönetme iddialarına da veda edebilir. Ama CHP’yi aklından çıkarması gerekmez.
Çünkü… İstanbul’u kazananın, Türkiye’yi de kazanacağı doğruysa tersi de geçerlidir. İstanbul’u kaybeden, Türkiye’yi de kaybeder.
Oysa İstanbul’u kaybetse bile CHP Genel Başkanlığını hâlâ alabilir. Örnek, Kılıçdaroğlu. 2009 seçimlerinde İstanbul’u denedi, olmadı. CHP’nin başına geçmesini engelledi mi, hayır.
Onun için İmamoğlu, zoru seçmiş oldu.
Turpun büyüğüyse henüz heybede. Çıktığı yolun dar ağzı, muhalefetteki dağınıklık. Onu aşmak, en zor kısmı olacak.
Partileri, aynı kararlılık ve inançla bir arada tutmanın bu sefer zorlaştığını görüyor ki… İstanbul İttifakını tabanda sağlarsa işinin, 2019’dan daha zor olmayacağını düşünüyor.
Peki umudu kesmiş, yılgın, küskün, kızgın seçmeni yeniden ısındırabilecek mi?
Tabanı canlandırma, motive edip tekrar ayağa kaldırma konusunda kendine güveniyor.
Haksız da değil, İstanbul’da muhalefeti heyecanlandırsa heyecanlandırsa başka kim heyecanlandırır!” (HABER MERKEZİ)